Beşiktaş Çarşı Grubu, Beşiktaş Kulübünün taraftarlarından oluşan belli bir grubun ismidir. 1982 yılında kurulan Çarşı grubu, futbol maçlarını ağırlıklı olarak Kapalı tribünde izler. En bilinen sloganları "Çarşı ****** harici her şeye karşı"dır.
Bu grup diğer taraftarlardan ya da taraftar gruplarından ilginç bir bileşen olmasıyla ayrılmakta, maçlarda takındığı tavırlar, açtığı pankartlar, dile getirdiği tezahüratlarla farklı bir taraftar profili çizmektedir. 1980'lerin ortalarından itibaren belirginlik kazanan, 1990'lardan sonra iyice bilinir hale gelen grup, aslında homojen bir yapıdan oluşmamakta ya da belli başlı üyelerden ibaret sayılmamaktadır. Farklı sosyal tabakalardan, kültürel çevrelerden ve etnik kimliklerden, farklı ve hatta çatışan politik ve ideolojik alanlardan insanlar Çarşı Grubu adı altında toplanmaktadır. Bununla birlikte genel olarak muhalif bir görünüm ve söylem Çarşı Grubunun özelliği olarak işaret edilebilir.
Beşiktaş Kulübüyle doğrudan ilişkili grup üyeleri olabildiği gibi, özerk ve bağımsız taraftar olarak kendini ifade eden üyeler de söz konusudur. Ağırlıklı olarak üniversite öğrencilerinin de içinde yer aldığı bir grup olarak bilinmektedir. Bunun sonucu olarak grubun öne çıkan özelliği hazır cevap ve mizahi yönü gelişmiş bir topluluk olmasıdır.
Grubun içindeki insanlar sürekli bir değişkenlik arz etmekle birlikte, belirli bir anlamda Çarşı Grubunun kendine özgü söylemi ve özgün tarzı sürekli geliştirilmekte, belirli bir doğrultuda sürdürülmektedir.
Bununla birlikte Çarşı Grubu denilence akla gelen daha çok tribünlerde görmeye alışık olunmadık tarzda muhalif bir söylem kullanması, sol politik söyleme ait kavramları ve sembolleri benimsemesi, güncel politik konulara ilişkin çoğu zaman beklenmedik tavır takınması olmaktadır. Örneğin Çarşı yazarken A'yı anarşizmin sembolü olan yuvarlak içindeki a şeklinde yazmaları, genelde milliyetçi ve ülkücülerin egemen olduğu kabul edilen tribünlerde başlı başına bir ilginçlik olarak görünmektedir. Belirgin bir özellik olarak anti-faşist bir söylem görülmektedir grubun belli çıkışlarında. Ayrıca grup içinde kendilerini demokrat, sosyal demokrat, sosyalist, ekolojist vb. şeklinde de ifade edenlerin varlığı da söz konusudur.
İlginç yapısı nedeniyle dikkat çeken Çarşı Grubu bu nedenle medyada pek çok kere özel programlar ve haberlerle yer almıştır. Mehmet Ali Birand'ın sunduğu haber programı 32. Gün Çarşı için özel bir program yapmıştır. Ayrıca, pek çok dergi ve gazetedeki yazı dizisine konu olan Çarşı Grubu, popülerliği ve söylemleri ile TV dizilerinde de yer bulmuştur.
Fatih Terim'in Mehmet Ağar ile birlikte gazetelerde resimleri yayımlanıp imparator diye tanımladığı sırada Çarşı Grubu "imparatorluk değil tam demokrasi" diye pankart açarak tavır sergilemiştir. Ayrıca "Çarşı Alayına karşı" sloganı da söz konusu grubun hem öteki takımlara hem de politik kimliklere karşı duruşunu ifade etmektedir. Bülent Ecevit'in ölümü üzerine resmi sitelerine koydukları "Kara Kartal seni unutmayacak Karaoğlan" sloganıyla ilgi çekmiştir.
Dikkat çekici eylemleri arasında Barcelona CF'nin Kamerunlu siyahi oyuncusu Samuel Eto'ya La Liga'da hemen her maçta yapılan ırkçı tezahüratlar nedeniyle "çArşı ırkçılığa karşı -hepimiz Eto'yuz" pankartları ile destek vermeleri gelmektedir.
Grup, 1995-1997 yıllarında "Forza Beşiktaş" adında hiç bir yayın grubuna bağlı olmadan bir fanzin tarzında haftalık dergi çıkarmıştır. Bu dergi sadece bir spor kulübünün taraftarlari tarafından hazırlanıp, yayınlanan ilk süreli yayın olmuştur.
Çarşı grubunun dikkat çeken bir diğer tavrı Nükleer enerji santrallerine karşı duruşudur. 2005/2006 sezonunda bazı maçlardan önce açtıkları "Çarşı Nükleer Santrallere Karşı" yazılı pankartlarla dikkat çekmiş ve 2006/2007 sezonunda İnönü Stadyumu'nda oynanan Galatasaray derbisinde ise Greenpeace örgütü ile birlikte "Nükleersiz Türkiye" yazılı bir pankartla gösteri yapmışlardır.
2007 yılında kuruluşunun 25. yılını kutlayan Çarşı, bu sebeple düzenleyeceği etkinliklere Kızılay'a topluca kan bağışında bulunarak başlamıştır. 21 Nisan 2007 günü oynanan lig maçı öncesi Beşiktaş'ta kurulan çadırlarda 250'den fazla kişi kan vermiştir. 25. yılın anısına düzenlenen bir başka sosyal etkinlik ise "Hediyeni kap, Minitürk'e gel" sloganı ile 25 Nisan 2007'de kimsesiz çocuklara oyuncak ve kırtasiye dağıtılan organizasyon olmuştur.
Bu grup diğer taraftarlardan ya da taraftar gruplarından ilginç bir bileşen olmasıyla ayrılmakta, maçlarda takındığı tavırlar, açtığı pankartlar, dile getirdiği tezahüratlarla farklı bir taraftar profili çizmektedir. 1980'lerin ortalarından itibaren belirginlik kazanan, 1990'lardan sonra iyice bilinir hale gelen grup, aslında homojen bir yapıdan oluşmamakta ya da belli başlı üyelerden ibaret sayılmamaktadır. Farklı sosyal tabakalardan, kültürel çevrelerden ve etnik kimliklerden, farklı ve hatta çatışan politik ve ideolojik alanlardan insanlar Çarşı Grubu adı altında toplanmaktadır. Bununla birlikte genel olarak muhalif bir görünüm ve söylem Çarşı Grubunun özelliği olarak işaret edilebilir.
Beşiktaş Kulübüyle doğrudan ilişkili grup üyeleri olabildiği gibi, özerk ve bağımsız taraftar olarak kendini ifade eden üyeler de söz konusudur. Ağırlıklı olarak üniversite öğrencilerinin de içinde yer aldığı bir grup olarak bilinmektedir. Bunun sonucu olarak grubun öne çıkan özelliği hazır cevap ve mizahi yönü gelişmiş bir topluluk olmasıdır.
Grubun içindeki insanlar sürekli bir değişkenlik arz etmekle birlikte, belirli bir anlamda Çarşı Grubunun kendine özgü söylemi ve özgün tarzı sürekli geliştirilmekte, belirli bir doğrultuda sürdürülmektedir.
Bununla birlikte Çarşı Grubu denilence akla gelen daha çok tribünlerde görmeye alışık olunmadık tarzda muhalif bir söylem kullanması, sol politik söyleme ait kavramları ve sembolleri benimsemesi, güncel politik konulara ilişkin çoğu zaman beklenmedik tavır takınması olmaktadır. Örneğin Çarşı yazarken A'yı anarşizmin sembolü olan yuvarlak içindeki a şeklinde yazmaları, genelde milliyetçi ve ülkücülerin egemen olduğu kabul edilen tribünlerde başlı başına bir ilginçlik olarak görünmektedir. Belirgin bir özellik olarak anti-faşist bir söylem görülmektedir grubun belli çıkışlarında. Ayrıca grup içinde kendilerini demokrat, sosyal demokrat, sosyalist, ekolojist vb. şeklinde de ifade edenlerin varlığı da söz konusudur.
İlginç yapısı nedeniyle dikkat çeken Çarşı Grubu bu nedenle medyada pek çok kere özel programlar ve haberlerle yer almıştır. Mehmet Ali Birand'ın sunduğu haber programı 32. Gün Çarşı için özel bir program yapmıştır. Ayrıca, pek çok dergi ve gazetedeki yazı dizisine konu olan Çarşı Grubu, popülerliği ve söylemleri ile TV dizilerinde de yer bulmuştur.
Fatih Terim'in Mehmet Ağar ile birlikte gazetelerde resimleri yayımlanıp imparator diye tanımladığı sırada Çarşı Grubu "imparatorluk değil tam demokrasi" diye pankart açarak tavır sergilemiştir. Ayrıca "Çarşı Alayına karşı" sloganı da söz konusu grubun hem öteki takımlara hem de politik kimliklere karşı duruşunu ifade etmektedir. Bülent Ecevit'in ölümü üzerine resmi sitelerine koydukları "Kara Kartal seni unutmayacak Karaoğlan" sloganıyla ilgi çekmiştir.
Dikkat çekici eylemleri arasında Barcelona CF'nin Kamerunlu siyahi oyuncusu Samuel Eto'ya La Liga'da hemen her maçta yapılan ırkçı tezahüratlar nedeniyle "çArşı ırkçılığa karşı -hepimiz Eto'yuz" pankartları ile destek vermeleri gelmektedir.
Grup, 1995-1997 yıllarında "Forza Beşiktaş" adında hiç bir yayın grubuna bağlı olmadan bir fanzin tarzında haftalık dergi çıkarmıştır. Bu dergi sadece bir spor kulübünün taraftarlari tarafından hazırlanıp, yayınlanan ilk süreli yayın olmuştur.
Çarşı grubunun dikkat çeken bir diğer tavrı Nükleer enerji santrallerine karşı duruşudur. 2005/2006 sezonunda bazı maçlardan önce açtıkları "Çarşı Nükleer Santrallere Karşı" yazılı pankartlarla dikkat çekmiş ve 2006/2007 sezonunda İnönü Stadyumu'nda oynanan Galatasaray derbisinde ise Greenpeace örgütü ile birlikte "Nükleersiz Türkiye" yazılı bir pankartla gösteri yapmışlardır.
2007 yılında kuruluşunun 25. yılını kutlayan Çarşı, bu sebeple düzenleyeceği etkinliklere Kızılay'a topluca kan bağışında bulunarak başlamıştır. 21 Nisan 2007 günü oynanan lig maçı öncesi Beşiktaş'ta kurulan çadırlarda 250'den fazla kişi kan vermiştir. 25. yılın anısına düzenlenen bir başka sosyal etkinlik ise "Hediyeni kap, Minitürk'e gel" sloganı ile 25 Nisan 2007'de kimsesiz çocuklara oyuncak ve kırtasiye dağıtılan organizasyon olmuştur.